Tam kapanmanın ekonomik maliyeti ne? ODTÜ’lü iki profesör anlattı…

Aşı çalışmalarından iyi haberler gelse de dünya genelinde corona virüsü salgınında vaka ve ölüm sayıları rekorlar kırmaya devam ediyor. Vaka ve …

Tam kapanmanın ekonomik maliyeti ne? ODTÜ’lü iki profesör anlattı…
08.12.2020
A+
A-

Aşı çalışmalarından iyi haberler gelse de dünya genelinde corona virüsü salgınında vaka ve ölüm sayıları rekorlar kırmaya devam ediyor. Vaka ve ölüm sayılarının çok yüksek olduğu ülkelerden biri de Türkiye.

Buna rağmen Türkiye’de hükümet, muhalefetin ve bilim insanlarının salgınla mücadele için en az 2-3 haftalık ‘tam kapanma’ önerileri yerine ‘kısmi’ tedbirleri tercih ediyor. Hükümetin bu tercihinin gerekçesi ‘ekonomik’… Zaten kötü durumdaki ekonominin ‘tam kapanma’ olursa daha da kötüye gideceği öne sürülüyor.

Yaygın aşılama yapılıp toplumun çoğunluğunun virüse karşı bağışıklık kazanması sağlanana kadar ‘tam kapanma’ tartışması gündemde olmayı sürdürecek.

Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nden iki iktisatçı Prof. Dr. Ebru Voyvoda ve Prof. Dr. Erol Taymaz, ‘tam kapanmayı’ anlamını ve olası ekonomik maliyetlerini sozcu.com.tr’ye anlattı.

Salgının ekonomik etkileri üzerine çalışmaları bulunan iki isim de, kısmi tedbirler yerine tam kapanma uygulanması durumunda vaka ve ölüm sayılarının ciddi şekilde düşeceğini, ekonomik maliyetin de kısmi tedbirlere kıyasla sanılan kadar yüksek olmayacağını vurguluyor.

Taymaz’a göre, 1 aylık tam kapanmanın ekonomik maliyeti GSYİH’ın yüzde 3,3’ü kadar. Bu rakam da 2019 fiyatlarıyla yaklaşık 145 milyar TL.

Voyvoda da, tam kapanma ve sıkı tedbirler uygulansaydı kamunun vatandaşa 1 yılda toplam 123 milyar TL’lik doğrudan gelir desteği vermesi gerekirdi.

Prof. Dr. Ebru Voyvoda

“TAM KAPANMA UYGULAYAN YENİ ZELANDA’DA ÖLÜM SAYISI 25”

Tam kapanmadan ne anlamalıyız? Dünyada hangi ülkeler denedi, ne sonuç alındı?

E.V.: Aslen uygulamada farklılıklar olsa da “tam kapanma” insanların iç ve dış mekanlarda karşılaşmasını, bir araya gelmesini ve temasını engelleme anlamına geliyor ki, bu da “tam kapanma” uygulaması gerçekleştiren pek çok ülkede “temel ihtiyaçlar haricinde tamamen sokağa çıkma yasağı” olarak hayata geçirildi.

Dolayısı ile temel sağlık, gıda tedariki gibi hizmetleri sunan kurumlar ve işyerleri hariç ekonominin tamamen durdurulması, işyerlerinin da kapanması anlamına geliyor “tam kapanma”.

E.T.: Tam kapanma konusunda tipik örneklerden biri Yeni Zelanda. Yeni Zelanda, salgının başladığı dönemde, 25 Mart’tan itibaren bir aylık tam kapanmaya gitti, tüm yurt dışı ulaşımı kısıtladı. Bunun sonucu olarak vaka ve vefat sayılarında çok ciddi bir düşüş sağladı.

Ağustos ayında tekrar vakalar görüldüğünde hemen (bölgesel düzeyde) kapanmaya gidildi. Bu politikalar sonucu nüfusu 5 milyon olan Yeni Zelanda’da Covid-19 nedeniyle sadece 25 kişi hayatını kaybetti.

“ZORUNLU SEKTÖRLER EKONOMİNİN YÜZDE 25’İ”

15 günlük ya da bir aylık tam kapanmanın Türkiye’de mevcut durumda ekonomik maliyeti ne kadar olur?

E.T.: Covid-19’un karantina süresi genelde 15 gün kabul ediliyor. Türkiye’de vaka sayısının bugün ulaştığı düzeye bakılırsa, etkili bir tam kapanma için en az 3-4 haftalık bir uygulama olmasının gerektiğini söyleyebiliriz.

Çünkü tam kapanma olduğu zaman özellikle ev içi bulaşma devam edecek, yeni bulaş sürecinin de bitmesine kadar kapanmanın devam etmesi gerekli.

Tam kapanmanın ekonomik maliyetini kabaca hesaplayabiliriz; Tam kapanma durumunda tarım ve hayvancılık, gıda, ilaç ve elektrik-su gibi üretici sektörler ile kargo, haberleşme, sağlık, eğitim, savunma ve lojistik-ticaret (kısmen) gibi hizmet sektörleri faaliyetlerine devam edecekler, bunların dışındaki tüm sektörler üretimini büyük ölçüde durduracak.

Bu bağlamda sektörleri iki gruba ayırabiliriz: faaliyeti devam edecek zorunlu sektörler ve faaliyeti duracak sektörler. İlk grup sektörlerin Türkiye gayri safi yurt içi hasılası (GSYİH) içindeki payı yaklaşık %25, diğer sektörlerin payı ise yaklaşık %75.

TTB 28 GÜNLÜK KAPANMA TALEP EDİYOR
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Covid-19 İzleme Grubu Üyesi Prof. Dr. Kayıhan Pala, çalışanların haklarının korunması koşuluyla zorunlu gıda işkolları dışında tüm sektörlerde 28 günlük kapanma gerektiğini söyledi.

“1 AYLIK TAM KAPANMANIN MALİYETİ GSYİH’NİN YÜZDE 3,33’Ü OLUR”

Diğer sektörlerin faaliyeti tam olarak durursa, tam kapanmanın uygulandığı dönemde üretim, normal koşullara göre %75 düşecek demektir.

Fakat tam kapanan sektörlerinin önemli bir kısmında üretim dursa bile talep ya devam edecek, ya da ertelenecek. Örneğin cep telefonu almak isteyen bir kişi, telefonu internet üzerinden alabilir (bu durumda telefon satanların stokları azalacak) veya bu telefonu tam kapanma bittikten sonra satın alacak. Her iki durumda da “normale” dönüşte bu sektörün üretimi normalden daha fazla olacaktır.

Ertelenen talebin ne kadar olacağını tahmin etmek oldukça zor, fakat genelde hizmet sektörlerinde talebin ertelenmesi söz konusu değil, imalat sanayii ürünlerinde bu durum daha yaygın görülebilir. Bu tip sektörlerin GSYİH’deki payının %35 olduğunu varsayarsak, bir aylık kapanmanın etkisi GSYİH’nin %3.33’ü düzeyinde olur. Bir başka deyişle, bir aylık kapanma olduğunda yıllık GSYİH 100 TL yerine 97.67 TL olur. Bu oldukça kaba bir hesaplama, etkilenen sektörler ve etkilenme oranları daha detaylı tahmin edilebilir, fakat sonuçta bir aylık kapanmanın net etkisinin GSYİH’nin %3-4’ü düzeyinde olabileceğini söyleyebiliriz.

Prof. Dr. Erol Taymaz

“1 AYLIK TAM KAPANMANIN MALİYETİ, 4 AYLIK KISMİ KAPANMAYA EŞİT”

Tam kapanma ile kısmı tedbirlerin ekonomik maliyetinin farkı ne kadar olur?

E.T.: Tam kapanmanın ekonomik kaybını kısmi kapanma ile karşılaştırmak gerekli. Kısmi kapanmada insanların toplu olarak kapalı mekanlarda bulunduğu sektörlerin faaliyeti kısıtlanıyor. Örneğin turizm, lokanta, spor, eğlence, vb. gibi sektörler. Bu sektörlerin GSYİH’ndeki payı %5-6 düzeyinde (girdi kullanımı gibi dolaylı etkiler hariç).

Bunlara ek olarak eğitimin evde yapılması ve benzeri kararlardan doğrudan etkilenen ulaşım hizmetleri gibi sektörler var. Kısmi kapanmada insanlar fazla dışarı çıkmama eğiliminde olduğu için diğer ürün ve hizmetlere olan talebi de azalıyor. Tüm bunların ekonomik etkisinin GSYİH’nın yaklaşık %10’u düzeyinde olduğunu varsayabiliriz.

Bu varsayımlar doğru ise 1 aylık tam kapanmanın maliyeti, 4 aylık kısmi kapanmaya eşit oluyor. Fakat kısmi kapanmanın uzun dönemli başka olumsuz etkileri de var. Kısmi kapanmanın sürekliliği, ekonomik belirsizlikleri artırıyor, belirsizlikler sonucu yatırımlar azalıyor. Bu da uzun dönemde maliyetleri artıran bir unsur.

Sonuç olarak tam kapanma ile kısmi kapanma karşılaştırıldığında, tam kapanmanın sadece ekonomik maliyet açısından bile daha iyi bir strateji olduğu görülüyor. Bu nedenle “ekonomi açılsın” yönündeki baskılar çok anlamlı değil, eğer bu maliyet herkes tarafından paylaşılırsa.

“1 YILLIK TOPLAM 123,5 MİLYAR TL’LİK GELİR DESTEK PAKETİ GEREKİYORDU”

E.V.: Dünya üzerindeki farklı ülke verileri ile yapılmış çalışmalar aynı sonucu vurguluyor: Institute for New Economic Thinking’in Kasım 2020’de yayınladığı “Ekonomiyi Kurtarmak için Önce İnsanları Kurtarmak Gerek” başlıklı çalışma, tam kapanmaların insani yükü, vefat sayılarını azaltmada son derece etkili olduğunu, ve bununla birlikte tam kapanma yaşayan ülkelerin karşı karşıya kaldığı ekonomik maliyetinin de görece düşük olduğunu ortaya koyuyor.

Erinç Yeldan ile birlikte yürüttüğümüz “COVID-19 Salgını, Türkiye Ekonomisine Etkileri ve Politika Alternatifleri” başlıklı çalışmada, salgın ve salgın karşısında alınan tedbirlerin yıllıklandırılmış işgücü ve istihdam kayıplarının son derece ciddi boyutlara çıkabileceğini vurgulamıştık. Nitekim salgının, en iyi sağlık politikaları ve ekonomik maliyeti en aza indiren politikalar altında dahi üretim, istihdam ve ücretlere etkileri büyük.

Bizim çalışmamızın, Covid-19 salgınının etkilerini izleyen sonuçları, “ilk-an” etkisi ile 2019 yılıyla karşılaştırmalı olarak ücretli emek gelirlerinde yıllık yüzde 45’lik bir reel kayba tekabül edebilecek bir düşüş öngörüyordu. Bu kayıp, salgına yönelik izolasyon tedbirlerinin bir sonucu olarak toplam istihdamın yüzde 22.8 (yıllık) gerilemesi ve kısıtlanmış sektörlerden başlayarak tüm ulusal ekonomiye yayılan daralma etkilerinin ücretli emek gelirlerine yansımasının doğrudan sonucu olarak ortaya çıktığını vurgulamıştık.

Dolayısı ile tam kapanma altında da bu tedbirlerden doğrudan etkilenecek geniş kesimler için muhakkak bir destek politikası tasarlamak gerekiyor.

Bu yaklaşım uyarınca geliştirilen alternatif politika programı öncelikle ücretli emek ve kendi hesabına çalışanlar ile küçük esnaf gelirlerinin korunmasını amaçlayacaktır. Bu gelir desteği politikasının temel gerekçeleri olarak: Toplumun sağlığı nedeniyle faaliyeti durdurulan ve gelirini kaybeden kesimlere (ücretliler ve küçük işletmelerde kendi hesabına çalışanlar) öncelikle destek olmak gerektiği ve bu yönde bir gelir desteğinin ekonomik daralmayı azaltıcı etkisi olacağı; dolayısıyla, odaklanmış emek gelir desteği programının sadece destek olunan kişilere değil, tüm topluma olumlu katkıda bulunacağı sayılabilir.

Bizim çalışmamız, bu alternatif gelir destek paketinin mali yükünün 2019 sabit fiyatlarıyla 123.5 milyar TL düzeyinde olacağını ve 2019 milli gelirinin yüzde 2.9’una ulaşacağını gösteriyor. Böylesi bir paketin uygulanması neticesinde hane halkları harcanabilir geliri kayıplarının yüzde 85’i telafi edilmekte ve yurtiçi gayrisafi hasıla Covid-19 salgınının yaratması muhtemel düzeye görece yüzde 60’lık bir kazanım sağlamakta.

Haberi Kaynağında Oku
Önemli Not: Bu haber içerik ortaklığı kapsamında www.sozcu.com.tr internet adresinden, bugunhaberler.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak geldiği şekliyle alınmıştır. Bu haberlerin hukuki muhatabı haber kaynaklarıdır. Haberlerle ilgili her tür şikayetinizi [email protected] adresimize gönderebilirsiniz.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.