Pandeminin yükünü taşıyan kuryeler: Bize vebalı gibi davranmayın
Haber: FAHRETTİN ÖZTÜRK / MÜSLÜM EVCİ / EVREN DEMİRDAŞ / SELAMİ AYDIN / LATİF SANSÜR Corona salgını herkesin hayatını değiştirdi ve zorlaştırdı …
Haber: FAHRETTİN ÖZTÜRK / MÜSLÜM EVCİ / EVREN DEMİRDAŞ / SELAMİ AYDIN / LATİF SANSÜR
Corona salgını herkesin hayatını değiştirdi ve zorlaştırdı. Ancak bazı işlerde bu zorluk çok daha ağır bir yüke dönüştü. Çoğu sektör durma noktasına gelirken; alışverişin internete kayması, restoranların kapanması ile birlikte iki teker üzerinde yaşayan motosikletli kuryeler çalışmaktan nefes almaya fırsat bulamaz hale geldi. 160’ı ölümlü, sayısız kazaya karışmalarının ana nedeni de söz konusu yoğunluk.
- Bu iş yoğunluğu gelirlerine yansıdı mı?
- İş güvenliklerini nasıl sağlıyorlar?
- Gün içinde nasıl olaylar ile karşılaşıyorlar?
- Virüsten korunmak için ne gibi önlemler alıyorlar?
Tüm bu soruların cevaplarını Türkiye’nin dört bir yanındaki kuryelere yönelttik.
HAYAT DURDU, ONLAR DURMADI
Motosikletli Kuryeler Derneği Başkan Yardımcısı Turgay Akın kendisinin de evrak kuryesi olduğunu belirterek, bu süreçte en çok ihtiyaç duyulan mesleklerden biri haline geldiklerinin altını çiziyor: “Hayat durdu ama bu akışı bizler sağlamaya başladık. Günde kaç insanla temas ettiğimizi sayamıyoruz.”
Dernek olarak eğitim düzenlediklerini ancak kuryelerin katılacak zaman bulamadığını kaydeden Akın, “Acemi kurye arkadaşlarımızın şikayetleri genellikle minibüs ve taksi şoförlerinin kendilerini kaldırımla araç arasında sıkıştırmaları üzerine. Ama tecrübeli bir kurye asla minibüsün veya taksinin sağından gitmemesi gerektiğini bilir. Bu araçlar sağdan yolcu aldıkları için ne zaman duracakları belli olmaz” diye konuştu.
‘TEŞEKKÜR BİLE ETMEDEN KAPIYI KAPATIYORLAR’
İstanbul’da görev yapan motokurye İsa Aksoy: Siparişleri geç götürdüğümde müşterilerden azar işitiyorum. Bir teşekkür bile etmeden kapıyı yüzümüze kapatıyorlar. Trafikte de arabalar üzerimize sürüyor, bizi sıkıştırıyorlar. Zaten motorcuysan değerin yok kimsenin gözünde.
Nadir Saraç
30 senedir motor kullanan Nadir Sıraç: O kadar çok insanla muhatap oluyoruz ki her an virüs kapabiliriz. Trafikte de üstümüze sürüyorlar, özellikle taksiciler, seni görmezden gelir, üstüne sürerek yanaşır. Ben çok sıkıştım bu yüzden kaldırımla taksici arasında. Minibüs ve otobüs sürücüleri de böyle, motorcuları candan saymıyorlar.”
‘YÜZDE 70 YOĞUNLUK GELİRİMİZE YANSIMADI’
Konya’da kredi kartı dağıtıcısı Hüseyin Toploğlu: Pandemiden sonra yüzde 70’e varan bir yoğunluk oluştu. Hafta sonları dahi 3 saat fazladan mesai yapıyoruz. Bu çalışmalarla haftada 60 saate kadar çalıştığımız oluyor. Bu yoğunluk gelirlerimize pek yansımadı. Bu konunun düzeltilmesi için gözümüz yılbaşında.
‘RİSK ALIP KIRMIZI IŞIKTA GEÇTİĞİM OLUYOR’
Hüseyin Toploğlu: Yoğunluk nedeniyle yolda zaman zaman risk alıp hatta yol müsaitse kırmızı ışıkta dahi geçtiğim oluyor. Yolu kısaltmak için bazen tek yönde gittiğimiz de oluyor. Hayatımızdan endişeliyiz, her gün yüzlerce insanın kullandığı resmi kurumlara, hastanelere gitmekten korkuyoruz.
Hüseyin Toploğlu
‘HAKLILAR AMA İŞİMİZ BU’
Hüseyin Toploğlu: Değerli evrakları verirken imza almak zorundayız ama insanları ‘Kapıya bırak’ diyor. Pandemi var haklılar ama bizim de işimiz bu. >Bu dönemde kendimizi korumak güç. İzolasyonda ya da Covid hastası müşteri, kendisini gizliyor. Ama yine de ekmeğimiz için işimizi yapmaya çalışıyoruz.
‘AĞIR ÜRÜNLER TAŞIYORUZ, MÜŞTERİ ALDIRIŞ ETMİYOR’
Elazığ’da yaşayan kargo kuryesi Hüseyin Çakmak: İş yoğunluğu neredeyse yüzde 100 arttı. Yaşadığımız yoğunlukla iş güvenliğimizi pek alamıyoruz çünkü sürekli dışarıdayız, kolonya maske tedbirlerini alsak da ister istemez elimiz birçok ürüne değiyor. Bundan dolayı da virüs kapma riskimiz yüksek. Teslimat esnasında da ister istemez risk alıyoruz. Bazı ürünler ağır eve taşırken zorlansak da müşteriler, bu gibi durumlara pek aldırış etmiyor.
Hüseyin Çakmak
‘BİZE VEBALI GİBİ DAVRANILIYOR’
Hüseyin: Çakmak: Biz müşterinin kapısına gidiyoruz ama o bize vebalı gibi muamele ediyor bu da bizi üzüyor.
‘YOĞUNLUK MAAŞA YANSIMADI’
Denizli’de yaşayan restoran motokuryesi Bekir Akbaş: Paket serviste de son kısıtlamalardan sonra yoğunluk daha da arttı. Öğlen 12:00-21:30 saatleri arasında çalışıyoruz. Bu yoğunluk maaşımıza yansımadı. Akşam servislerinde de epey yoğunuz. Patronun ‘Geç gidin ama sağlam gidin’ sözlerini kulağımıza küpe yaptık. Yine de trafikte motorluya hiç saygı yok.
Bekir Akbaş
‘UZAK YERDEKİ SİPARİŞLER HEMEN GELSİN İSTİYORLAR’
Denizli’de yaşayan motokurye Ali Baştürk: Günde 8 saat çalışıyoruz, gelirimiz aynı. Bu dönemde herkesin işleri düştü tabiİ işsiz insanlar da var. Bu dönemde yollar boş ve ulaşımda pek sıkıntı yaşamıyoruz. Tek sıkıntımız çok uzak yerlerden verilen siparişler. Hemen gelsin istiyorlar ama öyle bir dünya yok.
‘MASKE TAKMAYANLARLA KARŞILAŞIYORUZ’
Aydın’da yaşayan kargo dağıtıcısı Eyüp Uğurlu: 08:00-17:30 saatleri arasında çalışıyorum. Pandemide evlerinde maske takmayanlar ile karşılaşıyoruz. İlla ki sorun yaşıyoruz. Her müşteri aynı değil. Kimi kargoyu kapının önüne bırak git diyor. Ancak bizim vatandaşlık numarasını alma zorunluluğumuz var. Uzaktan da olsa kargoyu teslim ettiğimize ilişkin belgeyi hazırlıyoruz. Virüse karşı kendimizi korumak için maske eldiven kullanıyoruz. Dezenfektan ve maske gibi hijyen ürünlerini zaten kurum veriyor.