Davutoğlu’ndan asgari ücret tepkisi

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve beraberindeki heyet, Demokrat Parti Genel Merkezinde Gültekin Uysal’ı ziyaret etti. İkili, görüşmenin ardından ortak basın toplantısı gerçekleştirdi.

Hükümetin asgari ücreti 2 bin 825 lira 90 kuruş olarak açıklamasına tepki gösteren Davutoğlu, “Tespit edilen asgari ücret, Türkiye’de bir bütçe meselesi değil bir tercih meselesi olduğunu ortaya koyuyor. Parasal genişlemenin olduğu bir dönemde bu parasal genişlemenin çok az bir payıyla asgari ücretlilere açlık sınırının çok üstünde bir rakam verilebilecek iken bütün bu kaynakların önce, arka planda hangi süreçlerden geçtiği belli olmaksızın rant alanı oluşturan bir takım çevrelere aktarılması ve asgari ücrete yönelik talepler geldiğinde kıskançlık gösterilmesi, cimrilik gösterilmesi aslında bir tercih meselesidir, bütçe meselesi değil” şeklinde konuştu.

“SALT ASGARİ ÜCRET TESPİTİ OLMAKTAN ÇIKTI”

Birçok gelişmiş ülkede asgari ücretlilerin, nüfusun yüzde 10’unu oluşturduğunu ancak Türkiye’de bu sayının yüzde 60-70’lere tekabül ettiğini dile getiren Davutoğlu, “Asgari ücret tespiti salt asgari ücret tespiti olmaktan çıkmış demektir. Ama maalesef hükümetin tercihleri burada da tamamıyla kendi iktidarıyla özdeşleşmiş bir takım çevrelere kaynak aktarırken cömert, geniş halk kesimlerine kaynak aktarırken son derece cimri bir tutum takınması” açıklamasında bulundu.

“BUNUN ÖZNESİ ERDOĞAN’DIR”

Merkez Bankası’nın faiz arttırma kararına da tepki gösteren Davutoğlu, “Şu anda dünyada, Türkiye ölçeğindeki ülkelerle kıyas edildiğinde, hepsinde tek haneli faiz vardır, tek haneli enflasyon vardır. Daha gelişmiş ülkeler ise neredeyse sıfır ve negatif faiz… Böyle bir dönemde halkın üzerine bu kadar faiz yükü bindirilmesinin hesabını kim verecek?” Bunun öznesi Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde icra eden, icra makamında bulunan sayın Cumhurbaşkanı’dır” ifadelerini kullandı.

“DAHA FAZLA YAN YANA GELME İHTİYACI VAR”

Davutoğlu’nun ardından konuşan Uysal ise şöyle dedi:

* Bu içinde rekabet ettiğimiz siyasal sistem içerisinde siyasi partilerin her zamankinden daha fazla yan yana gelme ihtiyacı var. Ortak paydalar inşa etme mecburiyeti var. Demokrasi ve hukuk paydasında bizler de Demokrat Parti olarak Türkiye’nin makulleşmesine, uçlara kaymış kimliklere, mahallelere hapsedilmiş siyasetini, o ortak paydada yeniden inşa edebilmek noktasında sorumluluk alıyoruz. Bu noktada karşılıklı iş birliklerinde her zaman taraftar olduğumuzu beyan etmek isterim.