Coronayı yenen meclis üyesi: Yıllarca spor yaptım, şimdi 100 metre yürüyemiyorum

COVID-19’u yenerek günler sonra ilk kez meclis toplantısına katılan CHP’li Akdeniz Belediye üyesi Serhat Dövenci, COVID-19 olduğu süre boyunca yaşadıklarını ve tedavi sürecini anlattı. Zaman zaman duygulanarak ağlamamak için kendisini zor tutan Dövenci, herkesin çok dikkatli olması gerektiğini söyledi.

“BAŞ AĞRISI VE ATEŞ ŞİKAYETİYLE BAŞLADI”

Dövenci, bir hafta boyunca ilaç kullandıktan sonra kendisinde baş ağrısı ve ateşin başladığını belirterek hemen doktor arkadaşını aradığını söyledi.

Dövenci, şu ifadeleri kullandı:

* Doktor arkadaşım ‘Hastaneye gel hemen, kan tahlili ve röntgen çekilmen lazım’ dedi. Hemen gittim ve akciğerlerimde zatürree başlangıcı olduğu ortaya çıktı.

* Hemen hastaneye yatırılmam gerektiği ve yarım saatin bile çok önemli olduğunu söyledi. Ancak ben ‘yarın yatarım’ diye düşündüm.

* Gece ağırlaştım ve sabah 9.30’da başhekim yardımcı ve enfeksiyon hastalıkları uzmanı arkadaşlarım benim hastaneye girişimi yaptılar.

“3.5 SAAT ARACIMDA YATAK SIRASI BEKLEDİM”

Mersin Şehir Hastanesi’nin çok yoğun olduğunu ve doktor arkadaşları olmasına rağmen 3.5 saat boyunca yatak sırası beklediğini anlatan Dövenci, şu ifadeleri kullandı:

* Bakın o kadar yoğun ki torpilliyim ama o kadar saat acilde yatak boşalsın diye bekledim ve en son nefes alamamaya başladım. Sonunda beni acile yatırdılar.

* Yoğun bakıma girmem gerekti ancak orada da yer yoktu. Yani yanlış anlamayın ya biri ölecek ya da çok nadiren biri iyileşip çıkacak ki ben yoğun bakıma girebileyim.

* Birkaç kere oda boşaldı yoğun bakımda ama bana ‘Evet sen bizim arkadaşımızsın ama başka hasta almamız lazım ölmek üzereler’ dendi. Sabaha karşı yoğun bakıma girebildim.

* Ya inanın her akşam ‘5 kişi eks oldu’ diyorlar. Ben de çıkış tarafında yatıyorum önümden geçiliyordu.

* Bakın Şehir Hastanesi’nde kimi zaman kimi zaman 11, kimi zaman 12 kimi zaman da 19 kişi bir gecede ölüyordu.

* Her gün böyle çıkışlar var ve hastaların durumu çok kötü.

“YILLARCA SPOR YAPTIM, ŞİMDİ 100 METRE YÜRÜYEMİYORUM”

Herkese dikkatli olunması gerektiğini hatırlatan Dövenci, şöyle devam etti:

* Arkadaşlar siz, siz olun korunun. Aşı çıkıncaya kadar dikkatli olun.

* Bakın benim şu an akciğerlerim çöktü birinci kata çıkamıyorum. Yıllarca spor yaptım, koştum, sigara içmedim ve ben her gün 11 kilometre yürüyen bir insandım. Şimdi bırakın 11 kilometreyi, 100 metre yürümem zor.

* Akciğerlerimde çok ciddi tahribat var. ‘Fibroz’ diyorlar. Bu Fibrozun temizlenmesi için gece gündüz elimde balon var, top var.

* İnanın öyle bir çalışıyorum ki arabada var, evde var, her yere koydum. Perşembe günü doktor kontrolünden sonra sokağa çıkmam lazım normalde. Zatürremden dolayı son tahlilleri yapacağım.

“NEFES ALAMIYORUM OKSİJEN DESTEĞİ ALIYORUM”

Dövenci, hastanede geçirdiği yoğun bakım sürecini ise şu sözlerle anlattı:

* İlk dört gün ilaca çözüm bulamadılar. İlaç veriyorlar ama sol akciğerim kayboldu. Her gün röntgen çekiyorlar. Sol kapandı, sağ akciğerim yavaş yavaş yarıya kadar geldi, nefes alamıyorum oksijen desteği alıyorum.

* Baktılar durum kötü dediler ki ‘Ya plazma vereceğiz ama plazma bazı insanlarda kan uyuşmazlığından dolayı alerjik etki yaratabiliyor. Yüzde elli tutar yani sana versek yaşamayabilirsin’ ondan dolayı vazgeçmişler.

* Normalde insanlara ne kadar kortizon veriyorlar biliyor musunuz? En fazla verdikleri 140. Arkadaşlarıma 40 cc, 30 cc vermişler. Bana bin cc verdiler. Ya yaşacaktım ya ölecektim.

* Ben o bin cc ile hakikaten dördüncü günden sonra hayata geri döndüm. Ve kan şekerim 95’i geçmez, şekerim yoktur. Kortizonu kullandığım zaman 320 yaptı bende.

* Her gün insülin vuruldum. İnsülinde bile yüz doksanın altına düşmedi.

* Dediler ki ‘Senin şekerin olsaydı bu altı yüzleri bulur ve yaşayamazdın, kalp krizi geçirirdin’. Yani bakın çok zor günler geçirdim.

* Dışarıdan her şey böyle çok rahat geliyor ben daha önce bunların çok bilincinde değildim. Arkadaşlar siz siz olun tedbirinizi alın. Hakikaten hayat çok güzelmiş. Aranıza tekrar döndüm diyebilirim.