Canavarı tezgahta kıstırdık!
Enflasyonda önü alınamayan tırmanış ağustos verilerine yansıdı. Cep yakan tabloda en büyük etkiyi ise 28 ayın zirvesine çıkan gıda oluşturdu …
Enflasyonda önü alınamayan tırmanış ağustos verilerine yansıdı. Cep yakan tabloda en büyük etkiyi ise 28 ayın zirvesine çıkan gıda oluşturdu. Cumhurbaşkanı’nın “Enflasyonu en kısa sürede kontrol altına alarak tezgahlardaki fahiş fiyat artışlarının önüne geçeceğiz” sözleri sonrası ise yine süreç ‘hal etiketine’ indirgendi. Ticaret Bakanlığı önceki yıllarda olduğu gibi büyükşehirlerdeki hallerde fahiş fiyat denetimleri başlattı.
ENFLASYONUN ASIL SEBEBİ PAS GEÇİLİYOR, ETİKETLE ÇÖZÜM ARANIYOR
Çalışma kapsamında İstanbul’dan Adana’ya kadar 9 büyükşehirdeki 10 toptancı halinde aşırı fiyat artışlarına ilişkin incelemelerde bulunuldu. Bakanlık denetimlerin devam edeceğini belirtti. Ancak ortaya çıkan tablo ‘Enflasyona yol açan asıl nedenler göz ardı ediliyor, günlük çözümler öne çıkarılıyor’ tepkilerini doğurdu. Her yıl benzer görüntülere yol açan kısırdöngüde hükümetin, kalıcı önlemlere yönelmesi gerektiği belirtildi.
En kısa yol Baskın
Artan enflasyon baskısı Merkez’i her ne kadar çekirdeğe yönlendirse de fahiş fiyat baskınları yeniden başladı. 2019 yılında yapılan patates, soğan baskınlarından sonra şimdi yeniden rafta fiyat denetimleri yapılıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Fahiş fiyat artışlarının önüne geçeceğiz” açıklaması sonrasında Ticaret Bakanlığı aşırı fiyat artışının önüne geçebilmek için 9 ilde hallerde denetimlere başladı.
Türkiye’nin en büyük sorunlarından biri enflasyon. Özellikle gıdada enflasyon yüzde 30 seviyelerine tırmanırken, artan maliyetlerden üreticiler de şikayetçi. Üretimin az olması ve düşük rekolteyle birlikte çarşı ve pazarlar yangın yerine döndü. Hükümet artan fiyatların önüne geçmek ve enflasyonu düşürmek için daha önce de olduğu gibi pazar, market ve hal denetimlerine çıktı. Benzer denetimler 2019 yılında soğan ve patates depolarına baskınlar düzenlenerek yapılmıştı. Enflasyonu düşürmek için çare yine baskınlarda aranmaya başlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kahramanmaraş’ta toplu açılış töreninde yaptığı konuşmasında enflasyonla mücadele mesajı vermiş “İnşallah enflasyonu en kısa sürede kontrol altına alarak raflardaki, tezgâhlardaki, etiketlerdeki fahiş fiyat artışlarının önüne geçeceğiz. Hem maliyetlerdeki yükselişle hem fırsatçılarla mücadele ederek milletimizin refah seviyesini daha da yukarılara taşıyacağız” demişti. Erdoğan’ın açıklamaları sonrası Ticaret Bakanlığı harekete geçti. Bakanlık 9 büyük ilde 10 sebze ve meyve haline eş zamanlı denetimler yaptı. Ticaret Bakanlığı’ndan yapılana açıklamada, İstanbul’daki Bayrampaşa ve Ataşehir halleriyle birlikte Bursa, Ankara, Aydın, İzmir, Antalya, Adana, Mersin ve Samsun hallerinde eş zamanlı denetim yaptı. Ticaret Bakanı Mehmet Muş’un talimatıyla Bakanlık Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı, üreticiden tüketiciye tedarik kanallarının takip edilmesi, kayıt dışı işlemlerin tespiti, tarımsal ürün piyasalarında gerçekleşen aşırı fiyat artış iddialarını soruşturma başlattı. Bakanlık yapılan denetimlerin bunlarla sınırlı kalmayacağını, sürekli olarak devam edeceğini belirtti. Öte yandan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Ağustos ayı enflasyon değerlendirmesinde gıda fiyatlarının enflasyona katkısına dikkat çekilmişti. TCMB’nin değerlendirmesine göre gıda enflasyonundaki yükselişte taze meyve ve sebze fiyatlarının etkisi belirgin olurken; dünyada ve Türkiye’de etkili olan tarımsal kuraklık tüketici gıda fiyatlarını olumsuz yönde etkiledi.
DENETİM YAPILMASI FİYATLARI DÜŞÜRMEZ
Yapılan denetimlere ilişkin değerlendirmelerde bulunan Dünya Gazetesi tarım yazarı Ali Ekber Yıldırım ‘’Ticaret Bakanlığı, tarımsal ürünlerde aşırı fiyat artış iddialarını soruşturmak için 10 toptancı halinde eş zamanlı denetim yapıyor. Denetlenen haller İstanbul Bayrampaşa ve Ataşehir, Bursa, Ankara, Aydın, İzmir, Antalya, Adana, Mersin ve Samsun. Denetimle fiyat düşer mi? Bakanlık tarımsal ürünlerin kayıt içine alındığı, alım ve satımın yasal olduğu hallerde denetim yapması fiyatları düşürmez. Fiyat artışı halden çıktıktan sonra başlıyor. Marketlerin denetlenmesi ve caydırıcı cezaların kesilmesi gerekiyor’’ yorumunu yaptı.
2019’DA PATATES SOĞAN DEPOLARINA ŞAFAK OPERASYONLARI GERÇEKLEŞTİ
2019 yılında patates ve soğan fiyatlarının normalin üzerinde artış göstermesi sonrası birçok kentte gıda depolarına baskın yapılmış, stokçulukla suçlanan bazı üreticiler ceza soruşturmasıyla karşı karşıya kalmıştı. Kuru soğan fiyatı bir yılda yüzde 184 artınca stoklar,depolardaki soğanlar gündeme gelmişti. Ankara başta olmak üzere bir çok ilde soğan depolarına yönelik baskınlar yapılarak kamuoyuna teşhir edildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 21 Kasım 2018’de muhtarlarla buluşmasında yaptığı konuşmada şunları söylemişti: ‘’Patatesi stokluyorsunuz. Soğanı stokluyorsunuz, sebzeyi, meyveyi stokluyorsunuz. Bundan sonra aldığımız ihbarlar sebebiyle bütün bu stokların yapıldığı depoları basacağız. Kimse benim vatandaşıma, benim halkıma pahallı ürün yedirme hakkına sahip değil, bu böyle biline. Ondan sonra da ne diyorlar, hastalıklı, çürüdü. Ya sen çürüttün be. Sen hastalıklı hale getirdin.Bunlar havasız kalınca ne olacak,Tabii ki çürüyecek. Onun için asla taviz yok.” Bu açıklama üzerine depolara yapılan baskınlar arttı. Depolardaki soğanlar suç aleti gibi sunulmaya başlandı.
‘YÜKSEK MALİYETLERİ KABUL ETMELİYİZ’
TCMB’nin yanı sıra Türkiye Halciler Federasyonu (TÜRKHAL) Başkanı Yüksel Tavşan, rekoltenin az olmasından dolayı bu yıl meyve fiyatlarının yüksek olduğunu belirtti. Tavşan “Bir de rekabet durumunda olduğumuz dış ülkeler Yunanistan, İtalya başta olmak üzere İspanya ve Fransa’da meyve azdı, ihracatımız çok yüksekti. Son bir iki haftadır biraz daha normale döndü. Bir de kabul etmek gerek ki üretimden başlayan masraflar çok fazla. Biz hesap ettik paketlenerek, kasalanarak gönderilen bir malı tarlada, bahçede yaş toplayıp gönderseniz 2 liradan aşağı masrafı olmuyor. Bunu hepimiz kabul etmeliyiz. Burada birileri haksız kazanç sağlıyor mu, esas mesele bu. Yoksa belirli bir masraf var. Ürün de olmayınca bizde kıymetlenir. Çünkü imal etme şansınız yok. Limonu, patatesi, soğanı yok ise üretmek mümkün değil. O mevsim öyle geçecek. Bütün mesele aranılan fahiş fiyat farkı var mı?” dedi.
YAŞ MEYVE-SEBZE DEĞİL TÜM GIDA ÜRÜNLERİ DENETLENECEK
Yüksel Tavşan “Zannediyorum bir planlama oluşturacaklar. Hem mevzuat var burada incelenecek hem de esnafla ilgili herhangi bir şey varsa her türlü detaya bakılacak. Burada tabii yalnız sebze meyve değil, tüm gıda ürünleriyle ilgili Ticaret Bakanlığının genel bir incelemesi var” diye konuştu.Hal Yasası konusunda da çalışmalarını sürdürdüklerini söyleyen Tavşan, “Dolayısıyla Ticaret Bakanlığının tamamen kontrolü ve denetimi altında. Dolayısıyla zaman zaman bu tür periyodik denetimler olabilir. Bir eksiklik varsa bir an önce o konuyla ilgili ne yapılacağı hususunda karar alındı. İşin özünde toptan ile perakende arasında normalin üzerinde fiyat artışı olup olmadığını denetleyecekler. Buradan perakendeye gidene kadar da bazı masraflar var. Bu masraflar ve normal kar marjının üstünde bir fahiş fiyat artışı varsa ne gerekiyorsa onu yapacaklar” dedi.
GIDA ENFLASYONU 28 AYIN ZİRVESİNDE
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, ağustosta gıda enflasyonu son 28 ayın zirvesine çıktı. Buna göre, 2021 Ağustos’ta yıllık TÜFE yüzde 19,25 ile politika faizini aşarken, gıda fiyatları aylık yüzde 3,18, yıllık yüzde 29 yükseldi. Böylece, yıllık gıda enflasyonunda 2019 Nisan’dan bu yana en yüksek artış görüldü. 2019 Nisan’da gıda ve alkolsüz içecekler grubundaki yıllık artış yüzde 31,86 idi. Ağustosta hem aylık hem yıllık zam şampiyonu ise salatalık oldu. Aylık bazda yüzde 56,30 zamlanan salatalık fiyatları bir önceki yıla göre de yüzde 128 arttı. Aylık bazda fiyatı en çok artan ürünler yüzde 43,85 ile kabak, yüzde 36,14 ile limon, yüzde 32,79 ile taze fasulye ve yüzde 21,74 ile karpuz oldu. Yıllık bazda en çok zamlananlar da salatalıktan sonra yüzde 87,4 ile kabak, 81,1 ile şeftali, yüzde 68,4 ile taze fasulye, yüzde 64 ile tavuk eti oldu.
81 İLDE EŞ ZAMANLI DENETİM YAPILMIŞTI
Geçen sene 81 ilde 6 gün boyunca ülke genelinde gıda denetimleri yapılmıştı. Ticaret Bakanlığı, Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulunca resen yapılan incelemeler kapsamında bugüne kadar 1861 dosyanın karara bağlandığını, fahiş fiyat artışı yaptığı tespit edilen 208 firmaya, toplam 6 milyon 870 bin lira idari para cezası uygulandığını bildirmişti. Bakanlıktan yapılan açıklamada denetimler sonucu normalin üzerinde fiyat artışı gözlemlenen ürünler tespit edilerek, Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu tarafından incelemeye alınan firmalardan savunmaları talep edilirken, haksız fiyat artışı yaptığı belirlenenlere 10 bin liradan 100 bin liraya, stokçuluk faaliyetinde bulunanlara ise 50 bin liradan 500 bin liraya varan idari para cezaları uygulandığı bildirildi.