AK Parti Grup Başkanvekili Emin Akbaşoğlu Başkent Kulisi’nde

AK Parti Grup Başkanvekili Emin Akbaşoğlu, Kanal7 Ankara Temsilcisi Mehmet Acet’in sunduğu Başkent Kulisi programında soruları yanıtlıyor …

AK Parti Grup Başkanvekili Emin Akbaşoğlu Başkent Kulisi’nde
28.03.2021
A+
A-

AK Parti Grup Başkanvekili Emin Akbaşoğlu, Kanal7 Ankara Temsilcisi Mehmet Acet’in sunduğu Başkent Kulisi programında soruları yanıtlıyor. Akbaşoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle: 

AK PARTİ 7. BÜYÜK OLAĞAN KONRGESİ

Yeni başlangıç olan bir kongreyi icra ettik. Anlamı büyüktü. Sayın Cumhurbaşkanımızın verdiği mesajlar gerçekten çok kıymetliydi. 

AK Parti kongrelerine baktığımızda, 7. kongrede olup bitenle aynı durumu ifade ediyorum: Değişim ve süreklilik. Bu iki unsur AK Parti’yi dinamik kılıyor. Büyük birikimi şartlara göre ayarlama imkanı veren bir değişimin yansımasıdır. 

Türkiye’yi geleceğe taşıyacak bir kadro oluşturduk. 

(MKYK değişikliği parti içi bir hamle mi?) Tabii ki parti içi bir hamle. Bununla beraber, parti bu vizyonla, bu kişilerle beraber sayın genel başkanımızın liderliğinde MKYK ve onun içinde MYK’nın oluşturulması suretiyle 2023 seçimlerine AK Parti’yi hazırlayacak kadro.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NİN FESHİ

(İstanbul Sözleşmesi’nin feshi Anayasa’ya aykırı mı?) Bu tweette (Özgür Özel’in paylaşımı) verilen mesajın iki boyutu var. İkisi de gerçeği yansıtmıyor. Anayasa 90. madde; uluslararası sözleşmelerin usulüne uygun nasıl yürürlüğe gireceğini gösteriyor. Kanunlar hiyerarşisinde en başta Anayasa gelmektedir. Bu bağlamda, Anayasa’nın 90. maddesi net bir şekilde bunu düzenlemiş. Bir uluslararası sözleşme üç aşamadan geçerek yürürlüğe giriyor. Birincisi yürütme, hükümet. Yani cumhurbaşkanı. Onu temsil eden bakan önce uluslararası sözleşmeyi yürütme adına imzalıyor. Ondan sonra ikinci aşama başlıyor. Yasama organı olan TBMM’ye geliyor. Genel Kurul’da yasama organı bu sözleşmeyi yürütmenin onaylamasının uygun bulunduğuna dair kanun çıkartıyor. Yani yürütmeye yetki veriyor. Bu şekilde kabul edilince kanun hükmünde yer alıyor. Yürütmenin imzası, yasamanın uygun bulması. Üçüncü olarak da yürütmenin bu sözleşmeyi onaylaması. Daha önce parlamenter sistemde Bakanlar Kurulu onaylamaya yetkiliydi, 2018 Haziran’dan sonra yeni sistem gereğince yürütmeyi cumhurbaşkanı temsil ettiği için; cumhurbaşkanının kararıyla bu sözleşme onaylanıyor. Onaylayan makam kaldırmaya, feshetmeye yetkili makamdır. Biz asla iç hukuka ve uluslararası hukuka aykırı bir işlem yapmış değiliz. 

(İptal edilirken Meclis’e sorulması gerekmiyor muydu?) Hayır, gerekmiyor. 1963 tarihli bir kanun var. İnönü’nün başbakanlığı döneminde uluslararası kanunların cumhurbaşkanı tarafından onaylanacağı yönünde kanun var. 2018 Haziran’ına kadar yürürlükte devam etmiş. Bu maddenin içeriğindeki düzenlemeler yeni hükümet sistemi gereğince ve şu anda geçerli olan Anayasa’daki yürütmeye ilişkin düzenlemeler Cumhurbaşkanı kararnamesiyle düzenlenir maddesine istinaden, 2019’da bir kararname çıkarılmış, 3. maddesinde aynı metin uyarlanmış. Hiçbir fark yok. 1963’ten 2018 yılına kadar uluslararası sözleşmeyi onaylayan ve fesheden yetkili merci bakanlar kuruluyken, 2018 Temmuz’undan Cumhurbaşkanı yürütme yetkisini kullanıyor. 

AYM’NİN KESİNLEŞMİŞ KARARI VAR

Sayın Özel’in; CHP, HDP ve İYİ Parti yöneticilerinin söyledikleri sözün karşılığı yok. Ya bilgisizler ya da bile bile milletimizi aldatmaya çalışıyorlar. Bir önemli nokta daha var: 2018 yılında 9 nolu kararname çıkınca Özgür Özel, Engin Altay ve Engin Özkoç’un da imzasını verdikleri bütün CHP yetkililerince Anayasa Mahkemesi’ne 9 no’lu kararnamenin iptali için dava açtılar. Anayasa Mahkemesi oy birliğiyle bu talebi reddetti. Dolayısıyla Anayasa Mahkemesi’nin bu konuda kesinleşmiş kararı var.

(Karar neden gece açıklandı eleştirileri) Resmi Gazete bütün milletimize açık. İnternet sitelerinden anında girebiliyorsunuz. Bütün devletin yönetmelikleri, kanunları, atamalar vesaire gece yarısı. 12 ile 1 arasında yayımlanıyor. Resmi Gazete o zaman yayımlandığı için o zaman açıklanmış oluyor. 

60 yıllık uygulamada bir tane kanunla feshedilmiş bir uluslararası sözleşme bulunmamaktadır. Bir örneğini göstersinler. 

(Özgür Özel’in, ‘kadına şiddet uygulayanlar cesaretlendirdi’ eleştirisi) Asla. Biz kadına şiddetle ilgili sıfır toleransla yola devam eden bir partiyiz. 2010 yılında yapmış olduğumuz Anayasa değişikliğiyle kadınlara pozitif ayrımcılığı getirmiş bir partiyiz. 6284 sayılı kanun yürürlüktedir. En ufak bir şiddeti ortaya koyduğumuzda bu yargının önüne gelecek ve gerekli cezalar mutlaka verilecektir. Sosyal politikalar yönünden de kesinlikle kadına şiddete tahammül göstermeyen bir partiyiz. Bizim bütün uygulamalarımız bu yönde. Kadın haklarının korunması konusunda AK Parti her zaman hassasiyet göstermiştir ve göstermeye devam edecektir.

Bu sözleşmenin iptal edilmesi herhangi bir yasal boşluk oluşturmamaktadır. Ahlaksız ve sapkın birtakım marjinal grupların bu sözleşmeyi kendilerine kalkan yaparak bu ahlaksız ve sapkınlığı dayatması için kullanmaya kalkmışlardır. 

CHP sözcüleri söze şöyle başlıyor. Kutsal saydığınız aile diye aileyi bize kötüleyerek cevap vermeye çalışıyorlar. Toplumun temeli ailedir diyor Anayasa. Devlet aileyi korumakla görevini yerine getirir diyor. AK Parti 2010 yılında bu pozitif ayrımcılığı kadınlar ve çocuklar için Anayasa’yla uygulamaya geçirmiş bir partidir. 

KAYNAK: HABER7
Haberi Kaynağında Oku
Önemli Not: Bu haber içerik ortaklığı kapsamında www.haber7.com internet adresinden, bugunhaberler.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak geldiği şekliyle alınmıştır. Bu haberlerin hukuki muhatabı haber kaynaklarıdır. Haberlerle ilgili her tür şikayetinizi [email protected] adresimize gönderebilirsiniz.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.