Sürdürülebilir tarımı destekleyen online pazaryeri: Tarladayız.com

Doğuş Teknoloji’nin InvenDO kurumiçi girişimcilik yarışmasında seçilerek pilot aşamaya geçmeye hak kazanan “tarladayiz.com” projesi, yerli üreticiye destek olarak sürdürülebilir tarımı yaygınlaştırmak ve gelecek nesilleri tüketim konusunda bilinçlendirmeyi amaçlıyor.

“Tarladayiz.com” Doğuş Teknoloji’nin 2016 yılından bu yana faaliyet gösteren bu yıl 4. dönemi gerçekleşen; InvenDO kurumiçi girişimcilik yarışmasında seçilerek pilot aşamaya geçmeye hak kazanan 2 projeden biri.

15 Ekim Dünya Kadın Çiftçiler Günü’nde 100 kadın çiftçinin toprak analizini karşılamaya gönüllü olan “Tarladayiz.com” projesi, 16 Ekim Dünya Gıda Günü’nde de online olarak alışveriş faaliyetine geçti.

Proje; iyi ve organik tarım yapan üreticileri tüketici ile buluşturan aynı zamanda sürdürülebilir tarımı destekleyen bir online pazaryeri olarak faaliyet gösteriyor.

Uzun yıllar Doğuş Yayın Grubu Reklam Proje Satış departmanında görev yapan proje sahibi Tuğba Salkım, bu iki anlamlı günün ışığından yola çıkarak misyonlarının öneminin altını özellikle çizmek istediklerini, nitelikli gıdaya ulaşmanın sağlığımız için çok önemli olduğunu ifade etti.

Sürdürülebilir tarımın bizden sonraki nesillere sağlıklı bir gelecek bırakma adına; ne kadar önemli bir yere sahip olduğunun farkında olduklarını dile getiren Tuğba Salkım, yerli üreticiyi desteklemek adına yapılacak sosyal sorumluluk işlerinin bu projenin ayrılmaz bir parçası olmasını amaçladıklarını belirtti.

Yerli üreticiye destek olarak kendi hikayelerini gerçekleştirecekleri imkanları sağlamak ve buna aracılık etmek, sürdürülebilir tarımı destekleyerek gelecek nesilleri hem üretim hem bilinçli tüketim konusunda bilinçlendirmek misyonu ile yola çıkan tarladayiz.com’dan yapılan alışveriş gelirlerinin bir kısmı yine gelecekte planladıkları sosyal sorumluluk projelerine aktarılmak için fonlanacak.

Rekabetçi değil ilerlemeci bir yaklaşımla, Türkiye’de var olan pazardan ayrıştıklarını söyleyen “Tarladayiz.com”; manifestolarında ise, ülkenin geleceğinin, üreten bir toplum olmaktan geçiyor olduğunun altını çiziyor.

İşte o manifesto;

“Dünyanın var olduğu günden itibaren en önemli ihtiyacı su ve toprak.

İkisi de sürdürülebilir ikisi de korunabilir olduğunda yaşam ve insan ayakta kalır.

Mezopotamya’dan Anadolu’ya, kendi toprağımıza emek verip bu topraklardaki fidanın, tohumun yeşermesini sürdürebildiğimiz takdirde hepimiz için ‘gelecek’ var demektir.

Bugünün çocukları eğer bir çiftçinin hikayesini bilirse eğer üretmenin coşkusuna inanıp, emek vermenin eşsiz kıymeti ile tanışırsa yarınlar çok daha başka olur.

Teknoloji ilerlerken, yazılım ve kodlama yeni çağda yükselirken sürdürülebilir tarımda aynı oranda büyüyecek ve ilerleyecek. İşte o zaman özgürlük ve kalkınma herkes için yakındır.

Nitelikli gıdaya sahip olmak, tarladan sofraya gelen nimete güven duymak en çok biz Anadolu’ya yakışır.

Nitelikli gıda hayattır ve hayat tarlada başlar.”