5. İtalyan Mutfağı Haftası Türkiye’de kutlandı
Bu yıl İtalyan Mutfağı Haftası (“Settimana della Cucina italiana”), devam eden salgın Türkiye’deki İtalyan kuruluşlarını planlanan etkinlikleri …
Bu yıl İtalyan Mutfağı Haftası (“Settimana della Cucina italiana”), devam eden salgın Türkiye’deki İtalyan kuruluşlarını planlanan etkinlikleri yeniden taslarlamaya mecbur bırakırken, zorlu ve daha önce görülmemiş bir ortamda Türkiye genelinde düzenlendi.
Bu yıl İtalyan Mutfağı Haftası (“Settimana della Cucina italiana”), devam eden salgın Türkiye’deki İtalyan kuruluşlarını planlanan etkinlikleri yeniden taslarlamaya mecbur bırakırken, zorlu ve daha önce görülmemiş bir ortamda Türkiye genelinde düzenlendi.
Web seminerlerinin zirai gıda sektörünün ve “gastro ekonominin” direnme kapasitesini sergileyerek geniş bir öğrenci, profesör ve konuk kitlesine ulaşmak için başarılı bir araç olduğu kanıtlanmıştır.
‘’Settimana Italaina della Cucina’’ süresince Italyan Mutfak Akademisi ‘’Accademia Italiana della Cucina Istanbul Delegasyonu Başkanı Dilek Bil bu sene de Italyan Büyükelçisi ile birlikte organize edilen aktivitelere ilave olarak sanal ortamda yapılan bir toplantıda Italyan gazeteci/yazar Beppe Severginini‘yi ağırladılar. Severgini 34. kitabı olan ‘’Neo-Italians‘’da pandemiyle yaşanılan süreci ve İtalyan olmanın değerlerini gözden geçiriyor.
İtalyan yiyecek-İçecek sektörü pandemi boyunca da butün ulusal sanayi sisteminin itici güçlerinden biri olduğunu teyit ederek ilk sıradaki sanayi sektörü ve işveren konumuna gelmiştir.
Tüm tedarik zincirini (tarımsal üretim, gıda işleme endüstrisi, dağıtım ve kateringi) hesaba katarsak 2019 yılında 538 milyar euro ciro, 3,6 milyon çalışan ve 119 milyar euro katma değerden bahsediyoruz. İhracat rakamları da etkileyici: 2019 yılında 43 milyar euro (50 milyar dolar) ihracat hacmini kaydedip son derece olumsuz geçen 2020 yılının ilk 9 ayında bile %3 büyüme göstermiştir. Dolayısıyla, İtalyan ekonomisinin çok önemli bir kısmını oluşturuyor.
Ayrıca gatronomi, amiral tanıtımcı olarak hareket ederek diğer sektörlerde de “İtalya Markası”nın yükselmesine yardımcı olmaktadır. İtalyan gazeteci Beppe Severgnini’nin “Neoitalians” adlı son kitabında kullandığı çok etkili bir metafordan alıntı yaparak İtalya Markası beş nitelik ile özetlenebilir: Aile, mahalle arası rekabet, hayal gücü, hisler ve moda.
Ekonomi literatürüne göre, İtalyan Zirai Gıda sektörü kalite, biyolojik çeşitlilik ve geleneğe saygı açısından öne çıkan bir mükemmelliği temsil etmektedir. Bu özellikler, dış pazarlardaki fiyat rekabeti zorluklarına meydan okuyarak kendi ürünlerinin benzersizliğini artırmaya odaklanan, çoğu kez aile işletmesi olan (bir çiftliğin ortalama büyüklüğü 11 hektardır) çok sayıda küçük şirketin kurulmasına yol açmıştır.
İTALYA, AB TARAFINDAN EN ÇOK COĞRAFİ İŞARETİ OLAN ÜRÜNE SAHİP
Türkiye gibi İtalya da gelişmek için dünyaya açık olması gereken bir ekonomiye sahiptir. Bu iki ekonomik sistemin temel özelliği, ekonomik büyüme için ihracata dayalı olmalarıdır. Elbette bu durum, ekonomik faaliyet üzerinde bir dış olaydan olumsuz bir şok geldiğinde, ekonomilerin zarar görmesi anlamına gelir.
İtalya’nın uzun zaman önce yaptığı seçim, üretimini ve değer zincirini yüksek kaliteli ürünlere odaklayıp en iyi ve en çok rağbet gören ürünlerini tam gayretle desteklemektir. İtalya, Avrupa Birliği tarafından coğrafi işaret olarak tanınan ürün sayısı bakımından ilk sırada yer almaktadır. Ayrıca, Coğrafi İşaret olarak korunan yiyecek ve içecek ürünlerin satışı AB içinde 74,76 milyar euro değerindedir. Bundan ziyade, bu miktarın beşten birinden fazlası Avrupa Birliği dışına yapılan ihracatlardan gelmektedir. İtalya, Coğrafi İşaretlerin toplam değerinin %21’ini oluşturan 15,8 milyar euro ile Coğrafi İşaretlerin ekonomik değeri açısından ikinci sırada yer alıyor.
İtalya gelecek yıl G20’ye başkanlık ederken aynı zamanda Birleşik Krallık ile birlikte CoP26’nin başkanlığını yapacaktır. Bu her iki uluslararası forumda da temel amaç; sürdürülebilirliği ve çevreye saygıyı teşvik etmek, uluslararası topluluğu bu hedeflere doğru koordine etmeye ve üzerine etki yaratmaya çalışmak olacaktır. İtalya’nın G20 Başkanlığı, dünya çapında pekiştirilmiş işbirliğine güçlü bir ihtiyaç olduğu bir zamanda geliyor. “İnsanlar, Dünya Refahı”: İtalya’nın 2021 sloganı bu olacaktır.
Geniş yelpazede yüksek kaliteli ürünler, süregelen ve çeşitlendirilmiş bir mutfak geleneği, yerel bölgelerle sıkı bağlar ve güçlü bir turizm endüstrisi: hepsi İtalya ve Türkiye arasındaki ortak unsurlardır. Akdeniz Diyeti, İtalya ve Türkiye’nin ortak geçmişi ve geleceğidir: Bu yıl, hem İtalya hem Türkiye’nin desteklediği UNESCO Akdeniz Diyeti Bildiregesi’nin 10. yıldönümüdür.